Versions Compared

Key

  • This line was added.
  • This line was removed.
  • Formatting was changed.

...

Tedarik zincirleri çok sayıda operasyon ve paydaş içeren karmaşık sistemlerdir. Dolayısıyla bu kompleks yapıların yönetimi her zaman kritik ve zorlayıcı olmuştur. Zincirin sorunsuz işlemesini sağlamak için tutarlı ve ayrıntılı planlar yapma ihtiyacı her dönem önemini korumuştur. Üstelik zamanla tüketim hacminin ve hızının artması tedarik zinciri içinde yapılacak planların her zamankinden daha dinamik ve daha güvenilir olması ihtiyacını da doğurmuştur. Bu noktada Malzeme İhtiyaç Planlama (MRP-Material Requirements Planning) doğmuş ve ilk günden beri sistemin tüm paydaşları için vazgeçilmez bir planlama aracı olmuştur.
MRP 1950'li yıllarda geliştirilmiş bir metodoloji olmasına rağmen yıllardır önemini kaybetmemiştir. MRP'nin önemini koruyor olması, çözüm ürettiği sistemlerin de hala var olmasıyla ve hatta daha da karmaşıklaşmasıyla açıklanabilse de metodolojinin yaklaşık 70 yıldır pek de değişmemiş olması birtakım soru işaretlerini beraberinde getirmektedir. Çünkü MRP metodolojisi oluşturulduğunda var olan hemen hemen tüm koşullar değişmiş ancak MRP aynı kalmıştır. MRP'nin geliştirildiği günden bu yana müşteri tolerans limitlerinin azalması, ürün yaşam döngülerinin ve tedarik sürelerinin kısalması, ürün çeşitliliğinin ve karmaşıklığının artması gibi onlarca değişim sayılabilmektedir. Elbette tedarik zincirindeki ürünlerin hepsi bu değişimlerden aynı düzeyde etkilenmemiştir ancak yine de tüm işletmeler için bu değişimleri şiddetli yaşayan en az bir ürünün varlığından söz edilebilmektedir.
Bu bilgilere ek olarak MRP metodolojisinin katı yapısından ve pratikle tam olarak örtüşmeyen varsayımlar üzerine inşa edilmiş olmasından da bahsedilmelidir. Örneğin MRP; ürün ağaçlarının %100 doğru olduğunu, her malzemenin stok giriş çıkışının mutlaka kaydedildiğini, tüm siparişlerin bağımsız olduğunu ve hiçbir siparişin tüm bileşenleri hazır olmadan başlamadığını varsayar. Ancak uygulamada bunların eksiksiz gerçekleşmesi mümkün olamamaktadır. Ayrıca MRP'nin tahminlemelerden yararlanması ve tahminlerin doğası gereği sapmalar içeriyor oluşu da MRP ile ilgili soru işaretlerini güçlendirmiş ve bazı çevreler tarafından yeni bir tedarik zinciri yönetim aracı arayışına sebep olmuştur.
MRP hakkında değinilen tüm bu itirazlar ve burada bahsedilmeyen daha da fazlası sebebiyle yeni bir planlama aracı olarak Talebe Dayalı Malzeme İhtiyaç Planlama metodolojisi geliştirilmiş ve tüm metodoloji bir kitapta ortaya konmuştur*. Talebe Dayalı Malzeme İhtiyaç Planlama yani bir diğer ifadeyle DDMRP (Demand Driven Material Requirements Planning), en temelde kamçı etkisine (Bullwhip effect) çözüm bulmayı hedeflemektedir. Tedarik zinciri problemlerinden biri olarak literatüre geçen kamçı etkisi, müşteri talebindeki yukarı ya da aşağı yönlü küçük dalgalanmaların bile tedarik zinciri boyunca ilerlendiğinde, zincirin her bir halkasında daha da şiddetlendiğini ifade etmektedir. Bu etki kamçıların salınımına benzetilerek tarif edilmiş ve bir kamçı için hareketin kaynağında dalga büyüklüğü ve gerilim minimumken hareket kaynağından uzaklaştıkça kamçıdaki gerilim ve dalga şiddetinin katlanarak artması vurgulanmıştır.
DDMRP'nin kamçı etkisine önerdiğin çözümse aslında metodolojinin de temelini oluşturmaktadır. DDMRP, kamçı etkisinin tedarik zinciri halkaları boyunca şiddetlenerek artmasını engellemek için zincirin stratejik olarak belirlenecek bölgelerinde tampon stoklar tutmayı ve böylece zincir üzerinde ayrıştırılmış bölgeler yaratmayı önermektedir. Tampon stok bulundurarak ayrıştırılan bölgeler, zincirin bağımlı parçalarını bağımsız duruma getirmekte ve bağımsız planlama ve uygulama alanları yaratmaktadır. Bahsedilen ayrıştırma noktalarında, olası arz ve talep değişkenliklerinin birikimi engellenmekte ve kamçı etkisini çift yönde kesecek duvarlar oluşturulmaktadır.
DDMRP stratejik olarak yerleri belirlenecek ayrıştırma noktalarında tutulacak tampon stoklar (buffer) için genel kullanımda 3 seviye önermektedir. Bu seviyeler kırmızı, sarı ve yeşil renklerle belirtilmekte ve her bir buffer noktası için ayrı ayrı hesaplanmaktadır. Ayrıca DDMRP tampon stoklar için farklı profiller belirlemeyi, stokların profillerine göre yönetilmesini önermektedir. Stokların tampon profilleri; tedarik şekillerine (üretim ya da satın alma), talep değişkenlik seviyelerine ve tedarik sürelerine (lead time) göre belirlenmektedir. Stokların tampon miktarları belirlenirken de bu tampon profilleri dikkate alınmaktadır. Son olarak DDMRP'nin planlama sisteminin temelinde stokların ortalama günlük tüketimleri çok önemli bir rol oynamakta ve tüm hesaplamalara dahil olan bu parametre sık sık yeniden hesaplanmaktadır.
DDMRP metodolojisiyle ilgili bahsedilen özet bilgilere ek olarak, bu malzeme yönetim şeklinin MRP yerine geçecek bir sistem olmadığını vurgulamak gerekmektedir. Geleneksel MRP'nin hantal kaldığı ve dinamizm yönünden yetersiz bulunduğu değişkenlikteki stokların yönetimi için DDMRP'nin değerlendirilmesi yerinde olacaktır. DDMRP ile stok yönetimi yapmak, tüm stokları bu metotla yönetmeyi gerektirmemektedir. Stratejik olarak ihtiyaç duyulan stokların yönetimi DDMRP ile yapılırken, MRP ile verimli şekilde yönetilen stoklar için değişiklik yapılması gerekmemekte, hibrit bir yaklaşımla malzeme ihtiyaç planlaması yapılabilmektedir.
Malzeme ihtiyaç planlamaları için alternatif yöntemler arayan Logo Netsis kullanıcıları için desteklenen Talebe Dayalı MRP (DDMPR) uygulamasından yaralanmak için Netsis 3 Enterprise ve Netsis Wings Enterprise çözümlerinden birine sahip olma şartı aranmaktadır.

...